22 Aralık 2010 Çarşamba

5 Soruda Kemiklerimizin Mucizevi Yapısı



Kusursuz bir dizilime sahip olan kemikler, dışarıdan gelen darbeleri emebilecek esneklikte çok özel bir malzemeden oluşurlar...
İnsan vücudu incelendiğinde, büyük bir mühendislik harikası ile karşılaşılır. Başlı başına sanat eseri niteliğinde olan iskeletimiz, hayatımız boyunca yaptığımız her hareketi hatasız ve mükemmel bir şekilde yerine getirmemizi sağlayacak şekilde yaratılmıştır.

İnsan vücudunun her noktası, Yüce Allah'ın eşsiz sanatını gösteren sayısız delille doludur.

Kusursuz bir dizilime sahip olan kemikler, dışarıdan gelen darbeleri emebilecek esneklikte çok özel bir malzemeden oluşurlar. Bu nedenle insan bedeninde hayati öneme sahip olan tüm organlar, özel sistemlerle koruma altındadırlar.

1. Kemikler Organlarımızı Nasıl Korur?

Sözgelimi kafatası kemiği, insanın hayati organı olan beynini, olabilecek en özenli şekilde korur. Nitekim anne karnındayken birbirinden bağımsız olan kafatası parçaları, zamanla büyüyerek adeta bir bulmacanın parçalarının biraraya getirilmesi gibi, birbirlerine monte olurlar. Doğumdan bir süre sonra ise, insan beynini koruyacak en mükemmel yapıya kavuşurlar.

Bunun yanısıra kalp ve akciğerleri göğüs kafesi korurken, omuriliği de omurga güvenlik altında tutmaktadır. Çünkü vücudun en önemli organlarından biri olan omuriliğe gelebilecek en ufak darbe ya da hasar, insan bedeninin felç olmasına sebep olabilmektedir. Bu nedenle omurga kemikleri hem çok sert, hem de çok dayanıklı olarak yaratılmışlardır.

2. İskelet ve Kaslar Arasındaki Koordinasyon Nasıl Gerçekleşir?

İnsanın hareket edebilmesi için özel olarak yaratılmış olan iskelet, yapılan hareketten de güç kazanır. İnsanın yapmaya başladığı bir hareket, hiçbir güç sarfedilmeksizin devam ettirilebilir. Örneğin yürümeye başlayan bir insan, fazladan bir efor sarf etmeksizin yürümeyi sürdürebilir. Çünkü dengeli olarak çift yönlü dizayn edilmiş iskelet ve kaslar, aralarında mükemmel bir koordinasyonla hareketin devamını sağlarlar. Bir kol diğer kolun, bir bacak diğer bacağın hareketini tamamlar. Bu noktada akışkan olan "mekanik bir tasarımın" da varlığı gözler önüne serilmektedir.

3. İskelet Nasıl Dengede Durur?

Omuriliği koruyan kemiklerin sahip olduğu bu özellik, yaratılış mucizesinin delillerini bir kez daha gözler önüne serer. Omurga, üst üste dizili olan omurlardan meydana gelmektedir. İnsan her adım atışında, omurgayı oluşturan bu omurlar hareket ederler. Ancak yapılan hareketler esnasında omurların aşınma tehlikesi de vardır. Bu nedenle insan vücudunun karşılaşacağı muhtemel tehlikelere karşı olağanüstü bir önlem alınmıştır.

Omurların aşınmaması için her bir omur arasında bir nevi amortisör görevi yapan dayanıklı diskler vardır. Bu diskler, insanın her adım atışında yerden vücuda gelen tepki kuvvetini azaltarak kemiklerin yaylanmasını sağlar. Nitekim omurga kemiklerinin dizilimi de özel bir planlamanın ürünüdür. Üst üste dizilerek "S" harfi çizen omurga kemiklerinin bu şekli, son derece hikmetlidir. Çünkü, eğer "S" şeklinde değil de, dümdüz bir görünümde dizilmiş olsalardı ve aralardaki disklerin darbeleri emme özellikleri bulunmasaydı, 30 cm. yükseklikten atlayan bir insanda omurganın boyuna yapacağı baskı sonucu, omurga beyni parçalayarak kafatasından dışarı çıkacaktı. Ya da eğer omurgaların yapısı kafatası gibi yekpare tek bir kemikten oluşsaydı, insan en basit bir hareketi bile yapamayacaktı. Böyle bir durumda da kemiklerin hiçbir elastikiyeti olmayacağından, insan sürekli olarak dimdik durmak zorunda kalacak, en hafif bir eğilmede dahi kemikler kırılacak ve omurilik son derece önemli hasarlar görecekti.

4. Kemiklerde Hangi Mineraller Depo Edilir?

Kemiklerin özellikleri bununla da sınırlı kalmaz. Kemiklerin içinde sinir sisteminin çalışmasını sağlayan ve vücudun en önemli minerallerinden biri olan kalsiyum ve fosfor depo edilir. Kalsiyum vücutta sinir uyarılarının taşınmasını temin eden oldukça önemli bir mineraldir. Bedenin gereksinim duyduğu kalsiyumun %99'u, kemiklerden sağlanır. Nitekim kalsiyum ve fosforun yanısıra, hücrelere oksijen sağlayan alyuvarların yapımı da kemiklerde gerçekleştirilmektedir.

5. Kemikler Nasıl Esner?

Tüm bunların yanısıra, insan vücudundaki bazı kemiklerin kendilerine özgü dizaynı ve "esnekliği" vardır. Örneğin, göğüs kafesini meydana getiren kemiklerin esnek bir özelliğe sahip olmaları nedeniyle insan rahat nefes alıp verebilmektedir. Aksi takdirde nefes alınışı esnasında akciğerlerin kemiklere baskı yapması sonucu insan yaşamı sona erecektir.

Kemiklerin Yapısı Evrimi Yalanlıyor

Görüldüğü gibi insan vücudundaki yapılarda son derece mucizevi, iç içe geçmiş sistemler vardır. Bir başka deyişle, insan vücudunu meydana getiren tüm yapılar, sahip oldukları sistemlerin tek bir tanesinin olmaması halinde işlevlerini sürdürememektedirler. Vücudumuzdaki tek bir özellik dahi, insanın art arda gelen kör tesadüfler sonucu evrimleşerek oluşmadığını, aksine son derece "planlı ve hikmetli" bir yaratılışın sonucunda bu özellikleri kazandığını bizlere göstermektedir. Çünkü tesadüfler, mükemmelliği değil karmaşayı meydana getirir.

Tüm bedenimiz, Allah'ın yaratışındaki üstünlüğü ve sanatı gösteren mucizevi sistemlerle donatılmıştır. Nitekim Allah bu üstünlüğü, Mü'minun Suresi'nde şöyle belirtir:

"Sonra o su damlasını bir alak (embriyo) olarak yarattık; ardından o alak'ı (hücre topluluğu) bir çiğnem et parçası olarak yarattık; daha sonra o çiğnem et parçasını kemik olarak yarattık; böylece kemiklere de et giydirdik; sonra bir başka yaratışla onu inşa ettik. Yaratıcıların en güzeli olan Allah, ne Yücedir." (Mü'minun Suresi, 14)

Uyluk Kemiğinden Eyfel Kulesine

İnsan vücudundaki kemiklerin sahip oldukları özellik, insanların meydana getirdiği inşaat yapılarına da örnek olmuştur. Nitekim Eyfel Kulesi'nin mimarı olan Maurice Koehlin, ünlü kulenin projesini çizerken, vücudun en hafif ve dirençli kemiği olan uyluk kemiğinden etkilenmiştir. Boru şeklinde, ancak içi iğli bir yapıya sahip olan uyluk kemiğindeki bu yapı, kemiklere esneklik ve hafiflik kazandırırken, sağlamlıklarından da hiçbir şey kaybettirmez. Aynı şekilde yapılan Eyfel Kulesi de bu nedenle kendinden havalandırmalı sarsılmaz bir mimariye sahip olmuştur.